LİDERLİK ETKİSİ

Boğaziçi Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen IK Zirvesinde çok değerli konuşmalar ve paneller vardı. Bunlardan bir tanesi hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum. Joseph Folkman yaptığı konuşmasında Liderliğin organizasyon üzerindeki etkisinden ve Liderin etkisini nasıl artırabileceğinden bahsetti.

Benim çok inandığım bir söylemi teyit etti Folkman. Çalışanlar, şirketleri değil çalıştıkları Liderleri terk ederler. Ya da onun deyimiyle, Çalışan bağlılığını etkileyen bir numaralı faktör, kişinin birlikte çalıştığı Liderin kim olduğudur. Liderin çalışan memnuniyeti üzerindeki etkisinin en az 5 puan olduğunu söyledi. Çalışan memnuniyeti üzerinde oluşan %5’lik artış, müşteri memnuniyetine %1,3, gelirdeki büyümeye ise %05 civarında olumlu etki yaratıyor. Yani Liderin çalışan, müşteri ve dolayısıyla organizasyonun geneli üzerindeki etkisi red edilemez.

“Your Leader makes or brakes your dream!”

Liderlerin ekip üzerinde ve organizasyonun genelinde bu kadar büyük etkisi varsa, çalışanlar üzerindeki etkilerini artırmak için başka neler yapabilirler? İyi den Mükemmele giden bu yolculukta atabileceğimiz basit adımlar var mı? Liderlerin genelde çalışanlar ile ilgili şöyle bir eğilimi vardır. Çalışanın mevcut seviyesini analiz ederler ve yetkinlikler ile ilgili bir değerleme oluştururlar. Bunlar içerisinde, güçlü olduğu yetkinliklerin yanı sıra zayıf ya da yeni kullanılan haliyle geliştirilmesi gereken yetkinlikler de tespit edilir. Geliştirilmesi gereken yetkinliklere tek tek bakılır ve onların içerisinden geliştirildiği takdirde en fazla olumlu etkiyi yaratacağına inanılan yetkinlik bulunur ve o alanda gelişim sağlanması için çalışana yatırım yapılır. Bu aşamada çalışan, iş başı eğitim, dışarıdan alınacak teorik eğitim, Mentorluk ve Koçluk gibi yöntemler ile desteklenir.

Burada Pareto’nun meşhur ilkesinde paylaştığı gibi, yanlış bir varsayım içerisinde bulunmak bizi çok yanıltacaktır. Pareto prensibinin detaylarını daha önce bloğumda paylaşmıştım. Çalışmalarımızın %20 lik kısmı el ettiğimiz verimin %80 nini oluşturuyorsa, o zaman kalan %80 de aynı emeği harcayarak performansı uçurabilir miyiz? Bir başka örnek vermek gerekirse, eğer müşterilerimizin %20 si karımızın %80 lik kısmını etkiliyorsa diğer %80 lik müşteriye de aynı ilgiyi gösterirsek kar patlaması yaşar mıyız? Pareto basit anlamda “hayır” diyor. Tam tersi en iyi %20 lik müşterine odaklan ve onu elinden kaçırma. Yani güçlü olduğun alana odaklan ve orada daha da güçlü olmaya çalış.

Folkman da benzer bir söylemde bulunuyor. Paylaştığı bir araştırmaya göre güçlü alanı olmayan bir Lider ile 1 adet çok güçlü olduğu yetkinliği bulunan Liderin etki skoru arasındaki fark neredeyse yarı yarıya.

Özetle etkiyi artırmak için Liderin yapması gereken çalışanların güçlü yetkinliklerini tespit edip fark yaratacağına inandığı alanda daha da güçlenmesi için yatırım yapmasına yardımcı olmak. Bu konuda daha kapsamlı paylaşımda bulunmak ve “Etkileyen İnsan olmak” üzerine sohbet etmek için 14 Nisan’da bir araya geleceğiz. Kayıt olmak için Dinamo’yu arayabilir ya da www.ahmetpecen.com adresinden bana ulaşabilirsiniz.