top of page

Etkileyen İnsan Olmak



Dale Carnegie 1888 senesinde Amerika Birleşik Devletleri’nde dünyaya gelmiş. Yaşadığı dönem Mustafa Kemal Atatürk ile aynı dönem. Ondan 10 sene daha fazla yaşamış ve 1955 de yakalandığı hastalık nedeniyle yaşama veda etmiş. Yaşamı süresince Birinci Dünya savaşını ve İkinci Dünya savaşını deneyimlemiş.

Dünyanın yaşadığı en büyük iki savaşı gören Carnegie, İnsan İlişkilerinin ve İletişimin çok önemli olduğunu fark ediyor. Yine o dönemde herhangi bir canlı hakkında yazılmış kitapların insan hakkında yazılmış olanlardan çok daha fazla olduğunu görüyor. ve bu konudaki eksikliği gidermek için çalışmalar yapıyor. Uzun yıllar harcadığı emekler nihayet 1936 senesinde meyvelerini veriyor ve o eşsiz eserini insanlık ile paylaşıyor. “Dost Kazanmak ve insanları Etkileme Sanatı” isimli eseri, bugün var olan pek çok kişisel gelişim kitabının kaynağıdır. Bu kitabı Rahmetli Babam bana lisede okurken vermişti. Ben de bana verdiği kitabı defalarca okudum ve uygulamak için hala çaba sarf ediyorum.

Etkileyen insan olabilmenin birinci adımı insan ilişkilerinde ve iletişimde başarılı olmaktır. Rockefeller, “İnsanlarla ilişki kurma yeteneği, öğrenilebilir ve satın alınabilir bir şeydir. Ben buna her şeyden daha fazla bedel ödemeye hazırım" demiş. Carnegie Dönemin en başarılı iş insanları, sanatçıları ve bilim insanları ile çalışmış ve edindiği deneyimlerle kendisini geliştirerek bu eşsiz kitabı yazmış.

İnsan İlişkilerinin temelinde şu 3 prensibi aklınızdan çıkarmayın diyor Carnegie

1. Eleştirmeyin, Kınamayın ve Şikayet etmeyin. Çünkü kimse eleştirilmekten ve kınanmaktan hoşlanmaz. Eleştiri posta güvercinine benzer, bir gün mutlaka evine döner. Kendinize şu soruyu sorun. Sonunda ne elde edeceğim? Eleştirilen insanda ortaya çıkan gücenme duygusu sadece moral bozmaya yarar ve eleştiriye neden olan durumu düzeltmeye yardımcı olmaz.

2. Dürüst ve içten övgüyü esirgemeyin. Övgü deyince pek çok kişinin aklına yağ çekmek gelebilir. Bu sıkça karıştırılan bir kavram maalesef. Birisini övmek ile yağ çekmek arasındaki fark nedir bilir misiniz?

Çok Basit:

  • birincisi içten, ikincisi yapmacıktır.

  • Birincisi kalpten gelir, diğer dudaklarımızın arasından çıkar.

  • Biri çıkar gütmez, öteki çıkarcıdır.

  • Birincisi herkes tarafından hoş karşılanır, öteki ise kınanır.

Günlük yaşantımızda maalesef övgüyü çok ihmal ederiz. Düşünün, eşinize, çocuğunuza ya da arkadaşınıza içten söyleyebileceğiniz ama ihmal ettiğiniz hiç övgü yok mu? Bundan sonra unutmamaya çalışın.

3. Karşınızdakinde istek uyandırın. "Başarının sırrı, kendinizi karşınızdaki insanın yerine koyabilme yeteneğine sahip olmak ve olaylara kendi bakış açınızın yanı sıra onun bakış açısıyla da bakabilmektir” demiş Henri Ford. Karşınızdaki kişinin bakış açısını anlayabilir ve ne istediğini bilebilirseniz o zaman işiniz çok kolaylaşır. Zig Ziglar biir konuşmasında şunu söylemişti. "İstediğinizi elde etmek için, başkalarının ne istediğine odaklanın ve onların istediklerini elde etmelerine yardımcı olun. İste o zaman sizde istediğinizi elde edebilirsiniz." Tam bir kazan kazan yaklaşımı değil mi?


İnsan ilişkilerinde başarılı olmak istiyorsanız, size tavsiyem Carnegie’nin bu 3 prensibini unutmayın ve uygulayın.

Etkileyen İnsan Olmak konulu gelişim programımız hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz bize ulaşmanız yeterli.

Comments


Featured Posts
Recent Posts
Search By Tags
Follow Us
  • Facebook Classic
  • Twitter Classic
  • Google Classic
bottom of page